Türkiye Cumhuriyeti’nin var oluşu, bağımsızlığı ve toprak bütünlüğü uğrunda hayatlarını feda etmeyi göze alarak gazilik onuruna erişen kahraman Gazilerimizin Gaziler Günü’nü kutlamanın derin heyecanını yaşıyoruz.
Bu anlamlı günümüzde sizleri saygıyla selamlıyor; 19 Eylül 1921’de Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Mustafa Kemal Atatürk’e Mareşal rütbesiyle Gazi unvanı verilişinin 97’nci yıldönümünü, Gaziler Günümüzü en kalbi duygularımla kutluyor, Kahraman Gazilerimizin önünde saygıyla eğiliyoruz.
Kendisine bu unvan verildiğinde Gazi Mustafa Kemal’in de vurguladığı gibi; “tarihimize altın sayfalar yazdıran gazilerimizin, can veren şehitlerimizin hatıralarını yüceltmek, onlara minnet ve şükran duygularımızı ifade etmek milli görevimizdir.”
Biz, zaferleri destanlaşan, istiklal sevdalısı yiğit bir milletin evlatlarıyız. Din, vatan, millet, mukaddesat söz konusu olduğunda can ve canan, her şey teferruattır bizim koçyiğitlerimiz için…
Şanlı tarihimize bakıldığında, Malazgirt’ten İstanbul’a… Çanakkale’den Maraş’a, Antep’e, Sakarya’ya, Dumlupınar’a her zaferimizde… İstiklâl ve istikbalimizin, milletimizin azim ve kararına bağlı olduğu açıkça görülecektir.
Ülkemiz bugün, dün olduğundan daha fazla, iç ve dış düşmanlarımızın yoğun tehdidi altındadır. Hainler karşısında tek yürek ve tek yumruk olan kahraman milletimizin 15 Temmuz’daki direnişi de, bu tehditler karşısında aziz milletimizin kararlılığına şahit olduğumuz en son örnektir. Bilinmelidir ki, Türk milleti ve onun inanç, azim ve kararı, her türlü zorluğu yenmeye ve Türkiye Cumhuriyeti’ni sonsuza dek yaşatmaya Allah’ın izniyle muktedirdir.
Bilir ve inanırız ki şehitlerimiz ve gazilerimizin toprağa düşen kanlarının her damlası, Anadolu’muzda kök salmış ulu çınarımızı sulayan âb-ı hayattır.
Herkes tarafından çok iyi bilinmelidir, bu toprakların bir daha istila edilmesine asla müsaade etmeyeceğiz. Kan dökülerek vatan olan bu topraklar, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da milletimiz tarafından en kutsal emanet olarak korunacaktır.
Şanlı tarihimizin zaferleri hiçbir zaman unutulmamalıdır. Zafer günlerine ve zaferlerin kahramanlarına layık oldukları değer, her zaman her yerde verilmelidir. Şehit ve gazilerimiz milletimizin ortak değerleridir. Aziz şehitlerimiz ve gazilerimiz her zaman her yerde hatırlanmalıdır. Şehit ve gaziye olan ilgisizlik, şanlı tarihimizle olan bağı kopardığı gibi, vatana yapılabilecek en büyük saygısızlık olur.
Sevgili gençler, yarın vatanın sorumluluğu sizlere emanet edilecektir. Türk gençliğine yaraşır bir şekilde durmadan çalışarak, ilim ve irfanla bu yüce devleti layık olduğu seviyeye getireceğinize ve canınız pahasına koruyacağınıza inanıyoruz. Bunu ancak tarihimizi okuyarak, hissederek, Gazilerimizin dizinin dibine oturup şanlı direnişlerini dinleyerek, yaşayarak sağlayabilirsiniz.
Unutmayın ki, tarih kronolojiden ibaret olmadığı gibi, akıcılığa sahip hikâyemsi bir geçmiş de değildir. Tarih bugünü ve geleceği okuma adına edinilmiş en önemli stratejik kazanımdır. Bizim bugünün dünyasında büyük hayallerimiz var ise bunu ancak tarihin stratejilerini çözümleyerek sağlayabiliriz.
Asırlardır başımızı dik, alnımızı ak eyleyen kahraman ecdadımıza huzurlarınızda minnet ve şükranlarımı arz ediyor; onların aziz hatıraları önünde hürmetle eğiliyorum.
Bize tertemiz bir mazi ve bağımsız bir vatan bırakan tüm şehitlerimize dua ve niyazla Allah’tan rahmet, gazilerimize de sağlık, sıhhat, afiyet diliyorum.
Emrullah AYDIN
Bakırköy İlçe Milli Eğitim Müdürü