“BİZ FARKLILIKLARIMIZLA BÜYÜK BİR AİLEYİZ”

 Bugün 2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü… Otizm hakkında yanlış algıları ortadan kaldırmak, erken teşhis ve tedavi çalışmalarını tüm dünya sathında yaygınlaştırmak amacıyla 2008 yılında Birleşmiş Milletler tarafından 2 Nisan tarihi “Dünya Otizm Farkındalık Günü” olarak ilan edilmiş, etkinliklerin ay boyunca sürdürülmesi kararlaştırılmıştır. Özellikle otizmli çocuklar ve gençlerimiz ile ailelerinin yaşadıkları sorunlara karşı toplumsal duyarlılığımız 10 yıl öncesine kadar bugün daha da artmış durumdadır. Otizm farkındalık etkinlikleri, devletimiz ve milletimizin ortak duyarlılığıyla ay sonuna kadar devam edecektir.     

Doğuştan gelen, belirtileri erken bebeklik döneminde fark edilen, üç yaşından önce başlayıp ömür boyu süren “otizm” rahatsızlığına dikkati çekmek amacıyla Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından "Fark et, kabul et, bizimle yürü" sloganıyla birçok farklı etkinliğe imza atılacak. Sayın Bakan’ın katılımıyla bugün İstanbul Gülhane Parkı’nda büyük bir farkındalık yürüyüşü yapılacak. Öte yandan farkındalığın yurt çapında yaygınlaşması için "Herkes kadar farklı, herkes kadar aynıyım aslında" mesajına vurgu yapan kamu spotu yayınlanacak; Türkiye genelindeki bilboardlar ile otobüsler üzerine yapılacak giydirmelerle de farkındalık mesajları verilecektir (www.aile.gov.tr). İlçemizde de etkinlikler düzenlenecek, okullarımızda öğrencilerimizin konuya duyarlıklarının artırılması sağlanacaktır. Milli Eğitim Bakanlığımızın Eğitim Bilişim Ağı EBA’da, Tohum Otizm Vakfı tarafından hazırlanan otizmli çocuklara birtakım becerilerin nasıl kazandırılabileceğine ilişkin örneklerin olduğu çok sayıda videoya yer verilmektedir.

Sosyal etkileşim ve iletişime zarar veren, sınırlı ve tekrarlanan davranışlara yol açan, beyin ve sinir sisteminin farklı yapısından kaynaklanan bir rahatsızlık olan otizmin görülme sıklığı büyük bir hızla artıyor. Verilere göre 1985 yılında her 2 bin 500 çocuktan 1 çocuk için otizm tanısı konuluyorken, günümüzde artık her 68 çocuktan 1 çocuk için bu tanı konuluyor. Nüfus projeksiyonuna göre ülkemizde yaklaşık 1 milyon 100 binden fazla otizmlinin olduğu, bundan etkilenen aile fertlerinin de 4 buçuk milyon kişiyi aştığı değerlendiriliyor. Türkiye’de 0-18 yaş grubunda yaklaşık 352 bin otizmli çocuk ve gencimizden sadece 30 bini eğitime erişebiliyor. Başkalarıyla göz teması kurmamak, ismi söylendiğinde bakmamak, sözleri tekrarlamak, akranlarının oynadığı oyunlara ilgi göstermemek, sallanmak, dönen nesnelere karşı aşırı ilgi ve takıntılı davranışlar, otizmin belli başlı belirtileridir. Uzmanlar, otizmin bilinen tek çaresinin erken tanı ve sürekli özel eğitim olduğunu dile getirmektedir. Erken tanı ve doğru bir yöntemle yoğun eğitim alan çocukların yüzde ellisinde otizm belirtilerinin kontrol altına alınabildiği, gelişim sağlanabildiği, hatta bazı otizmli çocukların ergenlik yaşına geldiklerinde diğer arkadaşlarından farklarının kalmadığı bildirilmektedir (www.tohumotizm.org.tr).

Bize düşen ana görev, eğitim başta olmak üzere otizmli çocukların haklarına destek olmaktır. Ailelerin verdikleri zorlu mücadelede onların yanında bulunmak, hepimiz için önemli bir adım olacaktır. Bu duygu ve düşüncelerle otizmli çocuklar ve gençlerimizin yaşadıkları sorunların farkında olduğumuzu bildiriyor, buradan kendilerine şu mesajımızı iletiyoruz: “Bizimle konuşmak istemeseniz de gözlerimize bakmasanız da ardınızdan seslendiğimizde dönmeseniz de herkes kadar farklı, herkes kadar aynısınız aslında… Farklılığınızın da aynılığınızın da farkındayız, daima yanınızdayız. Sizi her zaman fark ediyor ve dostluğunuzu kabul ediyoruz, yolumuzu sizinle beraber yürüyoruz. Hep birlikte bu hayatı paylaşıyoruz. Çünkü biz farklılıklarımızla büyük bir aileyiz. Başta eğitim olmak üzere tüm haklarınız için sizi destekliyoruz.” 

Emrullah AYDIN

Bakırköy İlçe Milli Eğitim Müdürü